türkiye’de kumar yargı yetkisi olmayan

türkiye’de kumar yargı yetkisi olmayan

GENEL KOLLUK DİSİPLİN HÜKÜMLERİ HAKKINDA KANUN KAPSAMINDA, KUMAR OYNAMAK VE OYNATMAK NEDENİYLE MESLEKTEN ÇIKARMA VE YASA DIŞI BAHİS NEDENİYLE 20 AY UZUN SÜRELİ DURDURMA DİSİPLİN CEZASI

(2) Aynı suçun birden fazlakişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda da, birinci fıkra hükmüuygulanır. (2) İradî olarak alınan alkolveya uyuşturucu madde etkisinde suç işleyen kişi hakkında birinci fıkra hükmüuygulanmaz. – (1) Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilinhukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarakdavranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye cezaverilmez. Ancak, bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur. – (1) Bir fiilin, kastedilenden daha ağır veyabaşka bir neticenin oluşumuna sebebiyet vermesi hâlinde, kişinin bundan dolayısorumlu tutulabilmesi için bu netice bakımından en azından taksirle hareketetmesi gerekir.

– (1) Bir Türk vatandaşı, 13 üncü maddedeyazılı suçlar dışında, Türk kanunlarına göre aşağı sınırı bir yıldan az olmayanhapis cezasını gerektiren bir suçu yabancı ülkede işlediği ve kendisiTürkiye’de bulunduğu takdirde, bu suçtan dolayı yabancı ülkede hüküm verilmemişolması ve Türkiye’de kovuşturulabilirliğin bulunması koşulu ile Türkkanunlarına göre cezalandırılır. Maddesinde disiplin cezası gerektiren fiiller, işlenmesi durumunda hangi disiplin cezasının verilmesine vücut vereceğine göre, başlıklar altında toplamıştır. Disiplin cezasını içeren fıkralar, bu madde içeriğinde, kamu personeli için doğurduğu sonuç bakımından hafiften en ağıra doğru sıralanmıştır. Kişi üzerinde etkisi, devlet memurluğundan çıkarmadan sonra en ağır ceza biçimi olan meslekten çıkarma cezasını gerektiren eylemler; 8.madde kapsamında 37 bent şeklinde düzenlenmiştir. Bu fiillerden bir tanesi de “kumar oynamak ve oynatmak“tır. İl disiplin kurullarının, görev alanlarına giren olay ve fiillerden dolayı verdikleri ihtar, dört veya daha az resmi müsabakadan men ile bir aya kadar (bir ay dahil) hak mahrumiyeti ve kuruluşlar hakkında verdikleri üç müsabaka için saha kapatma veya seyircisiz oynatma veya resmi müsabakadan men cezaları kesin olup, bu cezalara itiraz edilmesi mümkün değildir. Yukarıdaki ceza miktarlarını aşan il disiplin kurulu kararlarına karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde Amatör Futbol Disiplin Kurulu’na itiraz edilebilir. Sürekli hak mahrumiyeti cezaları, itiraz konusu yapılmasa dahi, doğrudan Amatör Futbol Disiplin Kurulu tarafından incelenir. Maddesine göre Disiplin Kurulu[110]; “Amatör Futbol Disiplin Kurulu” ve “Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu” olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Amatör ve profesyonel futbol disiplin kurulları, TFF Yönetim Kurulu’nun onayı ile TFF Başkanı tarafından dört yıl görev yapmak üzere atanan birer başkan ve altışar asil üyeden oluşmaktadır.

Eğer son gün resmi tatile rastlarsa süre tatili takip eden ilk günün mesai saati sonunda biter. Milli Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı teşkilatında kurulan disiplin mahkemelerinin verdiği kararlara karşı itiraz yine aynı yer mahkemelerince fakat daha yüksek rütbedeki heyetçe incelenecektir\. Her oyun stili ve bütçeye uygun bahis seçenekleriyle, herkes için bir şeyler var. paribahis\. Madde, Sözleşme’ye aykırılığı iddia edilen bir tasarruftan kendisinin zarar gördüğünü düşünen bir kişinin, hem iddiaları hakkında karar verilmesini ve hem de mümkünse bir karşılık ödenmesini sağlamak için ulusal bir makam önünde hukuki bir yola başvurma hakkını gerektirmektedir. Madde, Sözleşme’deki hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiğini iddia eden herkesin, “ulusal bir makam önünde etkili bir hukuki yola başvurma hakkı”nı güvence altına alacak biçimde yorumlanmalıdır. Maddesine göre üstler emri altında olmazsa bile astlarını geçici olarak tutuklayabilirler. Maddesi ihlal edilemeyeceğinden, bu üstün rütbesinin tutukladığı asta ceza vermeye elverişli ve yeterli olması şarttır. Buna göre üstle ast arasında maiyet, nevi, süre, miktar, rütbe ve görev bakımından uygun ilişkinin bulunması gerekir. Amir statüsünde olmayan üst, rütbesinin ceza vermeye elverdiği statüdeki astını tutuklayabilir. Daha önceki bölümlerde ayrıntılı biçimde değinildiği üzere doktrinde AİHS’nin iç hukuktaki yeri konusunda fikir birliği yoktur. Ancak, yorum kuralları olarak ve yardımcı bir norm şeklinde yargı kararlarında değerlendirilmesi elbette mümkündür. Mahkeme’ye göre üç dört günlük hafif göz hapsi, özgürlükten yoksun bırakma oluşturmaz; çünkü bu cezayı alanların mesai saatleri dışında askeri binalarda kalma zorunlulukları varsa da, bu kişiler kilit altında tutulmamakta ve görevlerini yapmaya devam etmektedirler. Bu kişiler az veya çok askeri yaşamın olağan sistemi içinde kalmaya devam etmektedirler.

Kumar oynamanın birçok dezavantajı göz önüne alındığında, bu muhtemelen iyi bir şeydir. İkincisi, Kongre, Çin’in yaptığı gibi kripto işlemlerini tamamen yasaklayabilir. ABD gibi her türden kumara izin verilen bir ülkede, kripto alım satımı ile diğer yasal kumar biçimlerini tamamen yasaklayarak birbirinden ayırmak için herhangi bir ilkeli gerekçe yok gibi görünüyor. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, ABD Anayasası’nın Ticaret başlıklı Maddesi/Şartı (U.S. Constitution’s Commerce Clause[1]) uyarınca mümkün gibi görünse de, Kongre’de bunu yapacak ciddi bir teklif yoktur. [119]    Hukuk yargılamasında, hüküm, gerçekten açık değil, müphem ya da çelişkili ise mahkeme hükümdeki bu çelişkiyi ortadan kaldırmakta ya da hükümdeki açık olmayan hususu gidermektedir, Pekcanıetez, H., Atalay, O., Özekes, M., Medeni Usul Hukuku, Temel Bilgiler, Ankara, 2001, s. [63] Ceza Kurulu kararlarına itiraz mercii, Merkez Ceza Kurulu kararları hariç, bir üst kuruldur (Y. m. 80). İtiraz tetkik merciinin önüne gelen ceza kararı, onaylanması durumunda kesinleşmekte ve dolayısıyla kesinleşen karara bir daha itiraz edilememektedir (Y. m. 81).

  • Soruşturma sırasında tanık ve bilirkişi inlenebilir, keşif yapılabilir.
  • Belki de bu dışlayıcı yaklaşımın en büyük avantajı, Federal Rezerv’in kripto piyasaları için son çare olarak hareket etmesine veya FSOC’nin kripto alım satım riskleriyle ilgilenmesine gerek kalmayacak olmasıdır.
  • Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar.
  • Davranışlarınızı bir subaya ve bir Tim Komutanına yaraşır seviyeye getirmenizi sizden bekliyor ve sizi son kez yazılı olarak ikaz ediyorum.

Durum böyleyken, “Türkiye’nin güçlü bir liderliğe ihtiyacı var” gibi söylemlerle, kuvvetler birliği sistemini savunanları ve hatta böyle bir sisteme övgü düzenleri gördükçe şaşırıyor ve dahası korkuyorum. Kuvvetler birliği sistemi, hangi türü olursa olsun, savunulacak ve hele hele övünülecek bir sistem değildir. Kuvvetlerin yasama organında birleştiği kuvvetler birliği sistemine “meclis hükûmeti sistemi” denir ki, bu anti-demokratik bir sistemdir. Kuvvetlerin yürütme organında birleştiği kuvvetler birliği sistemin ise tarihsel olarak eski ve yeni olmak üzere iki şekli vardır. Eski şekline “mutlak monarşi”, yani şekline ise “diktatörlük” denir.

Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir. Kişinin, resmî görevliler tarafından vâki haksız işlemler sonucu uğradığı zarar da, kanuna göre, Devletçe tazmin edilir. Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır. Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır. Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyetleri ihlâl edilen herkes, yetkili makama geciktirilmeden başvurma imkânının sağlanmasını isteme hakkına sahiptir. Hiç kimse kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz. Hiç kimse kanunen tâbi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir. Birinci fıkra hükmü, Silahlı Kuvvetler ve kolluk kuvvetleri mensuplarına ve görevlerinin gerektirdiği ölçüde Devlet memurlarına kanunla sınırlamalar getirilmesine engel değildir. Kanuna uygun şekilde basın işletmesi olarak kurulan basımevi ve eklentileri ile basın araçları, suç aleti olduğu gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemez veya işletilmekten alıkonulamaz. Süreli yayınlar, Devletin ve diğer kamu tüzelkişilerinin veya bunlara bağlı kurumların araç ve imkânlarından eşitlik esasına göre yararlanır.

(4) Hüküm yalnız sanık tarafından veya onun lehine Cumhuriyet savcısıveya 262 nci maddede gösterilen kimselerce temyiz edilmişse, yeniden verilenhüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz. H) Harçlar Kanunu ile yargılama giderlerine ilişkin hükümlere veAvukatlık Kanununa göre düzenlenen ücret tarifesine aykırılık mevcutsa. G) Türk Ceza Kanununun 61 inci maddesindeki sıralamanın gözetilmemesiyüzünden eksik veya fazla ceza verilmiş ise. E) Sanığın açıkça saptanmış olan doğum ve suç tarihlerine göre verilecekcezanın belirlenmesinde gerekli indirim yapılmamış veya yanlış indirim yapılmışise. (3) Hüküm, temyiz dilekçesinde gösterilen sebeplerle bozulduğunda,dilekçede açıklanmış olmasa bile saptanan bütün diğer hukuka aykırılık hâlleride ilâmda gösterilir. (2) Duruşmada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı veya yerine görevlendirdiğiYargıtay Cumhuriyet savcısı, sanık, müdafii, katılan ve vekili iddia vesavunmalarını açıklar. (2) Temyiz eden, ret kararının kendisine tebliğinden itibaren yedi güniçinde Yargıtaydan bu hususta bir karar vermesini isteyebilir. H) Hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkınınsınırlandırılmış olması. D) Bölge adliye mahkemesi duruşmasında dinlenilmeleri gerekli görülentanık ve bilirkişiler çağrılır. (2) Mahkemece, gerekli görülen tanıkların, bilirkişilerin dinlenilmesineve keşfin yapılmasına karar verilir. (5) Cumhuriyet savcısı, istinaf yoluna başvurma nedenlerinigerekçeleriyle birlikte yazılı isteminde açıkça gösterir.

(2) Tutuklamaya, tutuklamanın devamına veya bu husustaki bir tahliyeisteminin reddine ilişkin kararlarda hukukî ve fiilî nedenler ile gerekçelerigösterilir. Kararın içeriği şüpheli veya sanığa sözlü olarak bildirilir, ayrıcabir örneği yazılmak suretiyle kendilerine verilir ve bu husus karardabelirtilir. (3) Kovuşturma evresinde kaçak sanık hakkında yakalama emri re’sen veyaCumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim veya mahkeme tarafından düzenlenir. (2) Yakalanan veya gözaltına alınan yabancı ise, yazılı olarak karşıçıkmaması halinde, durumu, vatandaşı olduğu devletin konsolosluğuna bildirilir. (2) Hâkim veya mahkeme, aynı gün yakalananın serbest bırakılmasına veyaadlî kontrol altına alınmasına veya tutuklanmasına karar verir. (5) Birinci fıkraya göre yakalanıp kolluğa teslim edilen veya ikincifıkra uyarınca görevlilerce yakalanan kişi, düzenlenecek soruşturma belgesiylebirlikte hemen Cumhuriyet Savcılığına gönderilir. (4) Kolluk, yakalanan kişiye kanunî haklarını derhâl bildirir. (2) Kolluk görevlileri, tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesinigerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde; Cumhuriyet savcısına veyaâmirlerine derhâl başvurma olanağı bulunmadığı takdirde, yakalama yetkisinesahiptirler. (5) Şüpheli veya sanık tutuklu ise, hâkim veya mahkeme tarafından ancakzorunlu sayılan hâllerde keşifte hazır bulundurulmasına karar verilebilir.

Yeni bir başvuruda bu organik bağ ileri sürüldüğü takdirde AYİM’nin objektif tarafsızlığının olmadığı yönünde karar verilme ihtimali yüksektir. Askeri  hakim  sınıfından  olmayan  üyelerin  görev  süresi  en  fazla  dört  yıldır. Mahkeme, bu kararıyla, özel görev ve sorumluluklar gerektiren askeri konularda 10. Maddenin ikinci paragrafında öngörülen takdir sahasının, devletlerin lehine yorumlanması gerektiğini belirtmiştir. Böylece, davacı askerlerin düşünceyi açıklama özgürlüklerinden yoksun bırakılması gibi bir sorun bulunmadığı, verilen cezanın sadece askerlere tanınan özgürlüğün kötüye kullanılması sonucunda meydana geldiği ve bunun da 10.maddenin ihlali anlamına gelmediği sonucuna varmıştır[637]. AİHM, Glassenapp ve Kossiek davaları gibi birçok uyuşmazlıkta, ilgililerin siyasi görüşleri nedeniyle devlet memurluğuna alınmamalarının veya çıkarılmalarının maddeyi ihlal etmediğine karar vermiştir. Buna karşılık Vogt kararında, Alman Komünist Partisinin aktif üyesi olan İngilizce öğretmeni memurun, fikri faaliyet nedeniyle memuriyetten ihracını 10. AİHM, özellikle silahlı kuvvetler mensuplarının düşünce, din ve vicdan özgürlüğü çerçevesindeki faaliyetleri konusunda sınırlama getirilebileceğini kabul etmektedir. Mahkemeye göre, bunlar askeri yaşamın hiyerarşik yapısı ve üstlerin emretme yetkisi sebebiyle düzenin korunması ve hizmetin yürütülmesi amacına yöneliktir[624]. Bu gerekçeyle, Yanaşık/Türkiye kararında, köktenci İslami yayınları okuduğu ve ideolojik nitelikli toplantılara katıldığı için üst üste disiplin cezaları verilip nihayetinde okuldan çıkarılan askeri öğrencinin başvurusunda 9. Anayasa din ve vicdan hürriyetiyle ilgili bir sınırlama öngörmemekle beraber, bir kamu görevlisi olarak asker yükümlüleri de  Anayasanın 129/I.maddesi[620] ile 211 sayılı İçHK’nun 35 ve 37. Maddelerine göre Anayasa’ya, kanunlara, millet ve Cumhuriyete sadâkat ve bağlılıkla hizmet görmek zorundadırlar.

Elbette idare ve gözlem kurullarının, bu yönde verdiği kararların somut gerekçe içermesi gereklidir. Maddesi, idare ve gözlem kurulu kararlarının gerekçeli olma zorunluluğunu açıkça düzenlemiştir. Soruşturma aşamasında cumhuriyet savcısının, şüphelinin adli kontrol tedbiri tatbik edilmek suretiyle serbest bırakılmasını sulh ceza hakiminden talep etmesi, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 103. Fıkrasında düzenlenmiş olup, buna göre savcı; istemini sulh ceza hakimine yöneltir, sulh ceza hakiminin istemi uygun görmesi halinde şüpheli, uygun görülen bir adli kontrol tedbiri tatbik edilmek suretiyle serbest bırakılır. Bu hükmün tatbikinde; hiç tutuklu olmayanın adli kontrole sevkinde bu taleple bağlı olmayan hakim, tutuklu olup da adli kontrol altına alınarak serbest bırakılması cumhuriyet savcısı tarafından talep edilen şüphelinin adli kontrol tedbiri uygulanmaksızın bihakkın salıverilmesi mümkün değildir. Hakimin talebi kabulü zorunlu olmadığı düşünülse de, talebin konusu ile bağlılığın CMK m.103/1 çerçevesinde ele alınması gerekir. CMK m.103/1’e göre; “Cumhuriyet savcısı, şüphelinin adli kontrol altına alınarak serbest bırakılmasını sulh ceza hakiminden isteyebilir. Hakkında tutuklama kararı verilmiş şüpheli ve müdafii de aynı istemde bulunabilirler”. “Terör örgütleri” başlıklı 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 7.

Share with

Deja una respuesta

Start typing and press Enter to search

Shopping Cart

No hay productos en el carrito.